Bahar geldi. Özellikle bugün bunu daha iyi anladım. Koray kardeşimle sabah 7.30'da buluştuğumuzda güneş çoktan vargücüyle ısıtmaya başlamıştı. Kahvaltılıkları alıp yola koyulduk. Rüzgar hiç yoktu. Deniz karıncalar su içiyor misali. Böyle havalarda balık isteksiz oluyor. Suyun bu hareketsizliliği ve berraklığı av verimini düşürüyor. Neden böyle olduğunu tam olarak bilemiyorum ama böyle güzel havalarda av verimi hep daha düşük olmuştur. Sanırım balıklar daha iyi görüyor ve duyuyor. Bu nedenle zokalar ile oyun oynamayı tercih ediyor.
İlk taşta balık zokalarımızı yüzeye kadar takip ediyor fakat bir türlü iğneye oturmuyordu. Arada sırada zokaya yapışıyor ama hemen kurtuluyordu. Bu kargaşada Koray birini zokaya oturttu. Kalomanın cırıltısı ve kamışın esnemesi ile keyif başlamıştı. Ancak orta sularda balık kurtuldu. Bu taşta daha sonra yaptığımız seğirtmelerde tek bir vuruş bile alamadık. Sırasıyla yokladığımız diğer taşlarda da sonarda balık olmasına rağmen zokalarımızla ilgilenen olmadı. Şansımızı yemli dip avında denemeye karar verdik. En güzel iğnelere en güzel karides yemleri taktık. Yemli avların en sevdiğim tarafı sohbetidir. Bir saat kadar sohbet ettikden sonra tek bir vuruş bile alamadan ağır demiri toplayıp seğirtmeye devam ettik. Bu arada hafif bir rüzgar ile denizde küçük çırpıntılar başlamıştı. Koray balığı zokaya oturttuğunda kalomanın sesi hiç bitmeyecek gibiydi. Sonra balık yorulup teslim oldu. Boyundan büyük mücadelesinin nedeni yüzeye gelince anlaşıldı. İğne balığa alt yüzgecinin dibinden oturmuştu.
Haftasonu maceramız mütavazi bir avla bitti. Herkese güzel bir haftasonu dilerim.
İlk taşta balık zokalarımızı yüzeye kadar takip ediyor fakat bir türlü iğneye oturmuyordu. Arada sırada zokaya yapışıyor ama hemen kurtuluyordu. Bu kargaşada Koray birini zokaya oturttu. Kalomanın cırıltısı ve kamışın esnemesi ile keyif başlamıştı. Ancak orta sularda balık kurtuldu. Bu taşta daha sonra yaptığımız seğirtmelerde tek bir vuruş bile alamadık. Sırasıyla yokladığımız diğer taşlarda da sonarda balık olmasına rağmen zokalarımızla ilgilenen olmadı. Şansımızı yemli dip avında denemeye karar verdik. En güzel iğnelere en güzel karides yemleri taktık. Yemli avların en sevdiğim tarafı sohbetidir. Bir saat kadar sohbet ettikden sonra tek bir vuruş bile alamadan ağır demiri toplayıp seğirtmeye devam ettik. Bu arada hafif bir rüzgar ile denizde küçük çırpıntılar başlamıştı. Koray balığı zokaya oturttuğunda kalomanın sesi hiç bitmeyecek gibiydi. Sonra balık yorulup teslim oldu. Boyundan büyük mücadelesinin nedeni yüzeye gelince anlaşıldı. İğne balığa alt yüzgecinin dibinden oturmuştu.
Haftasonu maceramız mütavazi bir avla bitti. Herkese güzel bir haftasonu dilerim.