Hoş Geldin, Ziyaretçi!

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için forumka kayıt olmalı yada giriş yapmalısınız. Forum üye olmak tamamen ücretsizdir.

Beklenmedik Ankara seyahati ve Balık avı.

onder

Daimi Üye
Katılım
1 May 2010
Mesajlar
785
Tepkime puanı
103
Puanları
28
Yaş
45
Adı
Önder Çapa
Merhaba;
Yaklaşık 2-3 hafta önce sitemizin yeni üyelerinden ama benim yüksek okuldan sınıf arkadaşım olan Abdullah Karaboğa ile konuşurken ani bir kararla Hali hazırda bu hafta da izinli olacağım için kendimi Ankara uçak biletimi almış buldum. Allah'tan Abdullah'ın Annesi ve Babası memlekette olduğu için onlara rahatsızlık vermeden, sadece iş yerine biraz külfet, 4 göl-gölet veya baraj dolaşarak, bol bol amele yanığı, 600-700 km yol yapmış ve 2 kg vermiş olarak bu seyahati tamamlayıp döndüm.
Uçak biletim Cumartesi sabah saatinde olduğu için o günden başlayarak av yapabilecektik. Ben saat 8:30 gibi olta malzemelerimi ve valizimi bagaj teslimden alıp hemen Abdullah'ı aradım ve yolda olduğunu öğrendim. Saat 9:00 civarı buluşup, Tatlı su Levreği ve Turna olduğunu bildiğimiz bir meraya doğru hareket ettik. Bu bölge aynı zamanda doğal park olarak da geçiyor, bu nedenle Mangal yakmak ve Balık tutmak isteyenler için inanılmaz uygun bir yer. Saat 11 civarı ancak ulaşabildiğimiz avlakta akşam hava kararana kadar uğraşmamıza, düşme tehlikesi atlatarak yaklaşık 1 saat dik yamaçlarda dolanmamıza ve araba ile bir kaç mera değiştirmemize rağmen ne bir Levrek ne de Turna yakalayabildik. Kısmetimizde balık yoktu o gün kimse de yakalayamadı zaten ama olsun. Oltalarımız suda olmasına rağmen mutluydum.
İlk güne ait fotoğraflar:
Avlağa genel bakış.






Daha yeni başkalaşım geçiren bir Yusufçuk böceği, yardım etmeye çalıştım ama maalsef kendini kurtaramadı. Demek ki hayatın akışına müdahale etmek bazen zararlı oluyormuş. Ya da ikimizin kaderinde vardı bu müdahale kim bilir.



Abdullah avda :).



Daha sonra yürüyeceğimiz yol, hedef karşısı.



Su içmeye gelen Kelebekler.



Gerçekten çok zorlu bir parkurdu. Sık Çam ormanları yüzünden kimi zaman düşme tehlikesi atlattık. Sonraki fotoğraflarda çok yakınmış gibi görünüyor ama dönemeçli bir yol olduğu için öyle gözüküyor.




Orada gördüğüm bir çiçek bütün güzelliği ile poz verdi bana.

Taç yaprakları, saçları Rüzgar ile uçuşan güzel bir kız gibi savruluyordu. Sanki biliyordu fotoğrafladığımı o anda onu.

Genel manzaralar.




Dönüşte gördüğümüz Su kaplumbağaları 2 tane vardı ama ben birini net görüntüleyebildim.



İkinci gün de başka bir meraya gittik, burası yine Turna, Sazan ve Kadife barındıran bir meraydı. Bu merada da akşama kadar uğraştık ama ne bir Turna vurdu ne de takip alabildik. Ama bulunduğumuz kayalığın hemen önünde suyun üstüne kadar çıkıp yavru balıklara saldırması resmen bizimle dalga geçiyor bu balıklar dedirtti bize. Ara ara yağan sağanak yağmur da üstüne yağ sürdü olumsuzluklar ekmeğinin. Orada anladım ki bende bu konularda hakikaten büyük şanssızlık var Allaha şükürler olsun:). Her neyse sonuçta bu meradan da balıksız döndük. Yağan yağmur nedeniyle fazla fotoğraf çekemedim.
ikinci güne ait fotoğraflar:





Gelelim 3. güne, bu gün mutlaka balık yakalayacağız diye düştük yollara bize çok yakın bir meraya ancaak, yine aynı hikaye devam ediyordu at-çek, at-çek yine balık yok, bana da bol bol fotoğraf çekmek düştü haliyle. Bu gittiğimiz bölge de hem çay bahçeleri hem de yürüyüş alanları mevcut. Bayanlı erkekli gruplar için de uygun. Tıpkı ilk günkü mera gibi. Bu arada oraya gezmeye gelmiş 2 genç balık meraklısı ile de tanıştık. Biraz onlarla sohbet ettik, biraz av yaptık, biraz türkü çaldık derken yine akşam oldu ve maalesef yine balık yoktu. Ben hala şanssızlığımı kıramamıştım ve umutsuzluğa kapılmıştım. Ama hala kısmet diyerek kendimi avutuyordum. Allahtan umut kesilmezdi ne de olsa.
3. Günün fotoğrafları:






Daha sonra 48 cm' lik bir Turnayı kandıran kaşık

4. Gün sabah erken kalkıp gidelim dedik, daha önce hiç sabah suyuna atmamıştık ama gerek umutsuzluktan, gerekse 3 gün at-çek yapmış olmanın verdiği yorgunluktan sabah erken kalkamadık ve sabah suyunu kaçırdık. Avlağa vardığımız ilk noktada sığırlarını otlatan bir çoban ile karşılaştık. Biraz ona yardım ettik sığırlarını toplaması için. Sonra yanımıza bir amca daha geldi ve aynı gölette başka bir avlak olduğundan bahsetti. Biz de hadi diyerek oraya doğru hareket ettik. Yeni vardığımız meraya, yerleştik, bir kaç deneme yaptık, baktık yine balık yok ben vurdum kendimi fotoğraf çekmeye yeniden. Suyun içerisindeki bir kerevit bana mankenlik yaptı. Yusufçuklar güzel güzel pozlar verdi. Bir ara da güzel İnekler otlamak için geldi dizlerimizin dibine kadar. Saat 15:00 civarı Ankara' da kasaplık yapan bir arkadaş geldi. Daha 2. atışında bir Turnayı kaldırdı öyle olunca bizim de umutlarımız arttı. Nihayet akşam olmuştu ve balık hareketlendi. Ben biraz ileri gittim hem dolaşıp hem de avlanmak için arabanın ve Abdullahın yanından ayrıldım. Kasık çizmesi ile dolaşarak ava yapan başka bir amca geldi daha sonra at-çek yaparak. Onunla muhabbet ederken Abdullahın yukarda fotoğrafını koyduğum sahte ile bir tane Turnayı kandırmayı başardığını öğrendim ve görmek için hızla onun yanına hareket ettim. Yanına vardığımda 48 cm lik bir tane yakaladığını gördüm. Ondan sonra ben de mavi tonlarda bir kaşık takarak devam ettim 5 veya 6. atışımda 3 gündür ısrarla peşinden koştuğum ağırlık ve titreşimi oltamda hissettim ama orası çok su bitkili olduğu için ilk başta ot sandım ama balığın sarısını görünce içimi tarif edilemeyecek bir heyecan kapladı. Derken 38 cm lik bir balık kıyıdaydı bile. Güzelce fotoğraflayıp, ölçüp gerisin geri geldiği bulanık sulara iade ettim o balığı. Biz daha balık alacağız diye umarken kara bulutlar çöreklendi yeniden başımıza, biz tedirgindik çünkü geldiğimiz yol tarla içindeki traktör yolu olduğu için yağmur yağarsa çamur olması işten bile değildi. Ki korktuğumuz da oldu. Yağmur çiselemeye başladı. Yaklaşık 5 km kadar toprak yoldan gideceğimiz için, biz ilk yağmur damlaları düşerken ışık hızı ile toplandık ve yola çıktık. Ama aldığımız karar çok geç alınmıştı. Yolun arka kısımlarını hesaplamamıştık ve gökten boşalırcasına yağmur yağıyordu. Biz arabayı kaydırmadan, orada kalmamak için gidebildiğimiz kadar hızlı gittik. Derken, önümüzde bir yol ayrımı ve arkamızda 2 tane de araba vardı. Nereden gideceğimizi bilmiyorduk çünkü yağmuru hesaba katmamıştık ve beklemeye başladık. Bizle beraber gelen amca da bu gün balık olmaz dedi ve erkenden topladı gitti takımları. Yağmurun şiddeti üstümüzdeki stresi inanılmaz arttırdı. Araçlar bize çok yaklaştılar, biz tamam bu yoldan gidecekler diye hareket ettik ki aynadan bir baktık sola dönüverdiler. Bizde geri geri gelip doğru yola çıktık Allahtan ama yol çok kötü kayıyordu. Asfalta çıktığımızda çok mutlu olmuştuk. Akşam alıkoyduğumuz bir adet Turnayı pişirip afiyetle yedik. Bu benim Turna ile ilk imtihanımdı hem yemek hem de tutmak açısından. Ertesi gün son günümdü. Ama yine gitmek için sözleşip yataklarımıza yattık.
İşte fotoğraflar:

















5. Gün: Turumun 4. günü gittiğimiz avlağa gittik yeniden. Benim uçak saat 21:20' de olduğu için yeteri kadar zamanımız var derken, yorgunluğu ve sıcağı hesaba katmadık. Hiç atış yapacak halim yoktu. Bir gün önce balığı ağlatmayalım derken, uzun süre geçtiğini fark etmediğim için sabah bir baş ağrısı ile uyandım ve tüm gün sürdü. Akşama kadar kah oturduk kah avlandık. Bu gün için umudum yoktu benim ama akşam suyundan ne olacağı belli olmazdı. Saat 15:30-16:00 civarı o saate kadar kullandığım Hansen kaşığı çıkarıp, Beyaz Savagear soft plastik balığımı çıkarttım ve taktım. Biraz at-çek yaptıktan sonra 1 Turna kandırdım. Dedik tamam bu gün hava da güzel daha 1 saate yakın vaktimiz de var iki üç balık daha yakalarız ki daha saat 5 değildi. Şükürler olsun Allahım dualarımı duydu sanırım ki ileriden kara kara bulutlar sökün etmeye başladı. Biz yağdı yağacak demeye kalmadan ilk damlalar düştü. Biz yine apar topar 4. günün dualarını ve heyecanını yaşayarak dönüş yoluna geçtik. Abdullah beni havaalanına bıraktı ve kendisi devam etti. Yalnız durduğumuzda arabanın rengi Kahverengi olmuştu çamurdan. Bu gün yine aynı mera olduğu için fotoğraf çekmedim pek sadece balığı çektim. 44 cm geldi.



Göstermiş olduğu misafirperverlik için Abdullah' a çok teşekkür ediyorum. İkiletmeden iş yerinden izin alıp bana eşlik etti ve evinin kapılarını açtı. Umarım planladığımız gibi beraber yeni avlara çıkabiliriz. Herkese rast gele.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

agartan

Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Nis 2010
Mesajlar
27,669
Tepkime puanı
15,556
Puanları
113
Yaş
58
Konum
İstanbul
Adı
Şeref
Tebrikler önder,
Sen bayaa bir balık maratonu yapmışsın...
Eh eline balıkta değmiş sonuçta.
Her zaman rastgelsin
 

onder

Daimi Üye
Katılım
1 May 2010
Mesajlar
785
Tepkime puanı
103
Puanları
28
Yaş
45
Adı
Önder Çapa
Tebrikler önder,
Sen bayaa bir balık maratonu yapmışsın...
Eh eline balıkta değmiş sonuçta.
Her zaman rastgelsin
Teşekkür ederim Şeref ağabey. Değdi o yorgunluğa doğrusu. Bir de şu uploader' i düzgün kullanmayı becerseydim tam süper olacaktı :)
 

ABDULLAH KARABOĞA

Yeni Üye
Katılım
20 May 2013
Mesajlar
2
Tepkime puanı
0
Puanları
1
Konum
ankara
SANA BİR NEBZE OLSUN İYİ VAKİT GEÇİRTEBİLDİYSEM NE MUTLU BANA BU ARAD TAKILAN KASTMASTER IN AYNISINI BULDUM FAKAT GRAMAJI DÜŞÜK ARAYIŞIM HALA DEVAM EDİYOR :)
 

onder

Daimi Üye
Katılım
1 May 2010
Mesajlar
785
Tepkime puanı
103
Puanları
28
Yaş
45
Adı
Önder Çapa
SANA BİR NEBZE OLSUN İYİ VAKİT GEÇİRTEBİLDİYSEM NE MUTLU BANA BU ARAD TAKILAN KASTMASTER IN AYNISINI BULDUM FAKAT GRAMAJI DÜŞÜK ARAYIŞIM HALA DEVAM EDİYOR :)
Ben buradan bulursam yollarım sana. Her şey için teşekkürler tekrar.
Önder güzel bir av güncesi olmuş :) Seni ve arkadaşını tebrik ederim.

Not:Fotoğrafları yüksek boyutta eklediğin için sayfa açılmakta zorlanıyor :)
Teşekkür ederim Hamdi abi. Fotoğrafları toplu seçtim. Başta 640*640 olarak işaretledim ama sadece 1 tanesi öyle olmuş. Imageshack uploader üstünde çalışmam lazım biraz anlaşılan. Daha sonraki fotolarda dikkat ederim :).
Harika resimler teşekkürler.
Rica ederim. Ama hala çok acemiyim fotoğrafçılık konusunda. Öğrenmem gereken çok şey var.
 

YEKTA

Daimi Üye
Katılım
20 Haz 2012
Mesajlar
2,774
Tepkime puanı
2,003
Puanları
113
Konum
ÇANAKKALE
Adı
YEKTA
Kan Grubu
B Rh Pozitif
biride bana av partnerliği yapsa ankarada hayır demem valla