Gece Dikili'ye geldim.Sbah 04:30 da indim deniz kenarına.Dalarlı sahteleri deniyorum.Kendo sea bass (25) onda bi hareket olmayınca haryu (13) ü taktım.Her attığımda küçük bir vuruş aldım.Yosun mu balık mı tam karar verememişken yumuşak bir tasma attım ve bu sefer geliyordu.
Poşet gelmeye başladı yani kalamar(bir türlü karanlıkta göremedim sübyede olabilir).
Sürekli su tabancasıyla bacaklarıma su sıkmaya başladı
bende kıvrak hareketlerle kurtuldum.
Hadi mürekkebi bitmiştir alayım kenara deyip kaldırmaya başladım ve kurtuldu.
Sonraki her 2 atıştan birinde yapıştı sahteye.Hepsinde yarı yolda bıraktı.Sertte tasmalamak istemedim kopmasın kolu bacağı diye. Kalamar zokalarını yanıma alma vakti gelmiş.
Levrekle ilgili en ufak hareket dahi görmedim, ispendekler bile toz olmuş.Kalamar/sübye istilası vardı sabah.
Sonra barakuda denemeye gittim.Maşallahları var terör estiriyorlar.Zargana yavruları çıkmış piyasaya 15 cm falan incecik (kalem) Onların peşindeler.Su üstü sahtelere bakmadılar.Pembe daları 2 metre gibi olan sahteme bir tane takıldı.Güzelde mücadele ediyordu birden kurtuldu.
Yavru balıklar büyümüş tam avcı balıklar tarafından porsyonluk olmuş.
Üstüne birde zargana yavruları çıkmış piyasaya.
Şartlar zorlaşmış.
Ekleme:Su üstü sahteme bile saldırdı kalamarlar. İlginç bir saldırı şekilleri var.
Levrek gibi çat çut yerine kibarca fırrrşş
diye sahtenin peşinden kendilerince bir şeyler yapıyorlardı.