murat48
Aktif Üye
Selamlar sayın dostlarım,
Yine bir pazar sabahı idi. Geçmek bilmeyen 6 günün ardından gelen pazar. Eşim ile tadına doyulmayan av günümüz.
Cumartesi akşamından zaman kaybetmemek için piknik sepeti, yem vs. ihtiyaçlarımız tamamlanmıştı. Sabah 05.00'te alarmı çalan telefonum müjde verir gibiydi. Vakit kaybetmeden hazırlıklar yapıldı ve teknemiz saat 07.00 itibariyle deniz ile buluştu.
Balığa çıkmanın verdiği zevk ve heyecan mı dersiniz, mis gibi iyot kokusu mu dersiniz, denizin rengi mi dersiniz , enfes manzaralar mı dersiniz ; yine mest olarak seyre dalıp yolumuza devam ettik.
Deniz o kadar durgun ve güzel görünüyordu ki , insanın içinin kıpır kıpır olmaması için bir sebep yoktu.
Belki hava şartları da müsade edecek ve özlediğimiz avı gerçekleştirebilecektik.
Saatlerce öylesine durup etrafı seyretsek doyamayacaktık. Fakat yaklaşık 1 aydır kendilerini bir hayli fazla özleten mercanlarla buluşmak için de sabırsızlanıyorduk. Malum kırmızılarımızın belki yavrulama dönemleri bitmiştir diye düşünüp tam yol ileriye karar verdim.
Haritadan gördüğüm kadarı ile başka bir kayalık öğrenmiştim. Harita üzerinde kendimce ketrezler alsamda başarılı olamadım. Rüzgarın muhalefeti ve gps olmadığından tahminimce kayalığın sağından solundan dolanıp durduk.
Limana yaklaşık 10 mil uzakta olan ve derinliği 55-60 metrelerde seyreden mercan meramıza vardık. Bu mera bizi hiçbir zaman boş çevirmemiş fedakar bir meramız idi. 1 ay kadar tatil yapmıştı. Belki tatil bitmiştir diye ilk denemelerimize başladık.
Yem olarak yanımızda getirdiğimiz tavuk göğsü ve canlı canlı mamunlarımız vardı. 1,5 - 2 saat kadar hanozlarla ve kahvaltı merasimi ile zaman geçirdik.
Mercanlar belkide buradaki trolcülerin yuvalarını bozmalarındandır ki hala yoktular.
Biraz açılmaya karar verip 80 metrede el frenini çektim.
15-20 dakika içinde 3 mercan abi teknemize gelip bizi selamladı.
Rüzgar etkisini arttırmaya başlamış ve dalgalar büyümeye başlamıştı. Kim bilir hava müsade etse belkide iyi bir av yapılacaktı. 3,5 metrelik ceviz kabuğumu daha fazla zorlamadan kuytu köşelere kaçtık. Mercan yok ama iri hanozlar vardı. Balık tutma zevkini yine yaşayabiliyorduk.
Çok geçmemişti ki bu yakışıklı direne direne yukarı geldi. Uzun zamandır karagöz çıkmadığından bu bize mutluluk getirmişti.
Geceden kalan uykusuzluğumuz ve dalgalara pes edip dönüş yoluna geçtik. Liman içi birkaç deneme daha yaptıysakta sonuç alamadık.
Aşağıda içtimaya çıkmış güzellerimiz var.
Mundar edilmeyip o akşam taze taze icaplarına bakıldı.
Daha iyi avların sizlerele olması diliyorum.
Saygılarımla.
Yine bir pazar sabahı idi. Geçmek bilmeyen 6 günün ardından gelen pazar. Eşim ile tadına doyulmayan av günümüz.
Cumartesi akşamından zaman kaybetmemek için piknik sepeti, yem vs. ihtiyaçlarımız tamamlanmıştı. Sabah 05.00'te alarmı çalan telefonum müjde verir gibiydi. Vakit kaybetmeden hazırlıklar yapıldı ve teknemiz saat 07.00 itibariyle deniz ile buluştu.
Balığa çıkmanın verdiği zevk ve heyecan mı dersiniz, mis gibi iyot kokusu mu dersiniz, denizin rengi mi dersiniz , enfes manzaralar mı dersiniz ; yine mest olarak seyre dalıp yolumuza devam ettik.
Deniz o kadar durgun ve güzel görünüyordu ki , insanın içinin kıpır kıpır olmaması için bir sebep yoktu.
Belki hava şartları da müsade edecek ve özlediğimiz avı gerçekleştirebilecektik.
Saatlerce öylesine durup etrafı seyretsek doyamayacaktık. Fakat yaklaşık 1 aydır kendilerini bir hayli fazla özleten mercanlarla buluşmak için de sabırsızlanıyorduk. Malum kırmızılarımızın belki yavrulama dönemleri bitmiştir diye düşünüp tam yol ileriye karar verdim.
Haritadan gördüğüm kadarı ile başka bir kayalık öğrenmiştim. Harita üzerinde kendimce ketrezler alsamda başarılı olamadım. Rüzgarın muhalefeti ve gps olmadığından tahminimce kayalığın sağından solundan dolanıp durduk.
Limana yaklaşık 10 mil uzakta olan ve derinliği 55-60 metrelerde seyreden mercan meramıza vardık. Bu mera bizi hiçbir zaman boş çevirmemiş fedakar bir meramız idi. 1 ay kadar tatil yapmıştı. Belki tatil bitmiştir diye ilk denemelerimize başladık.
Yem olarak yanımızda getirdiğimiz tavuk göğsü ve canlı canlı mamunlarımız vardı. 1,5 - 2 saat kadar hanozlarla ve kahvaltı merasimi ile zaman geçirdik.
Mercanlar belkide buradaki trolcülerin yuvalarını bozmalarındandır ki hala yoktular.
Biraz açılmaya karar verip 80 metrede el frenini çektim.
15-20 dakika içinde 3 mercan abi teknemize gelip bizi selamladı.
Rüzgar etkisini arttırmaya başlamış ve dalgalar büyümeye başlamıştı. Kim bilir hava müsade etse belkide iyi bir av yapılacaktı. 3,5 metrelik ceviz kabuğumu daha fazla zorlamadan kuytu köşelere kaçtık. Mercan yok ama iri hanozlar vardı. Balık tutma zevkini yine yaşayabiliyorduk.
Çok geçmemişti ki bu yakışıklı direne direne yukarı geldi. Uzun zamandır karagöz çıkmadığından bu bize mutluluk getirmişti.
Geceden kalan uykusuzluğumuz ve dalgalara pes edip dönüş yoluna geçtik. Liman içi birkaç deneme daha yaptıysakta sonuç alamadık.
Aşağıda içtimaya çıkmış güzellerimiz var.
Mundar edilmeyip o akşam taze taze icaplarına bakıldı.
Daha iyi avların sizlerele olması diliyorum.
Saygılarımla.
Moderatör tarafında düzenlendi: