Benim buradaki kedilerin köpeklerin askerlikle ilgisi yok. Bırakın paşayı rütbesiz er bile değiller. Onların sahibi de yok özgürler. Kendi başlarına hayatlarını kazanabiliyorlar.
Sokakların zeytinliklerin efendisi onlar, insanın seçim yoluyla oluşturulmuş bu ırklar doğal yaşama mecburen tekrar ayak uydurabiliyor. Bu kediler için daha kolay köpeklerin işi ise çok zor.
İzmir'de sokaklarda st. bernard, kaniş, ispanyol cocker, hatta golden cinslerini gördüğümü biliyorum. Bulundukları bölgede kir pas içinde, tasmasız ulu orta, bir süre sonra ortadan kayboluyorlar. Ben birileri sahipleniyordur diye umuyorum, aksini düşünmek istemiyorum. Ev ortamına alışan, insanlaşan hayvanları sokağa salınca elbetteki uyum sağlayamayacaklardır. Küçük heveslerle kimsenin bir canın hayatıyla oynamasını tasvip etmiyorum! Bir de özellikle, sakatlanmış, acı çeken, hastalıklarla cebelleşen hayvanlara hepimizin, tıpkı birbirimize yaptığımız gibi imkanlarımız elverdiği ölçüde yardım etmesini rica ediyorum. O kadar karşılıksız ve kusursuz seviyorlar ki bizi aslında. Riyasız, ölümüne sadık, gönülden, mucizevi... Bir lokmanızı onlarla paylaştığınızda sizin için ölmeye dahi hazırlar dünya güzelleri...